Antalyanın kadim ilçelerinden Elmalı yavaş kent olmak için bulunmaz fırsatlara sahiptir. Elmalı evleri, sokakları, camileri, türbeleri ile sosyo- kültürel anlamda mimari örnekleriyle Osmanlı döneminin geleneksel yaşam tarzının bir oluşumudur. Yavaş kent ve kültür turizmi olarak değerlendirilebilecek tarihi evlerin bilimsel restorasyonla ekonomiye kazandırılması ve geleneksel mimarinin korunması alt yapı ulaşım sorunlarının acilen çözülmesi gerekmektedir. Kentin doğal dokusunun bozulmaması, yeşil alanların artırılması çok önemlidir.
Yavaş Şehir (Cittaslow) hareketi karmaşadan ve kalabalıktan gürültüden hava kirliliğinden bunalmış şehirlere karşın insanlara yaşamanın keyfini çıkarabilecekleri bir can simidi oluyor. Şehir denince anladığımız koşturmalı, kalabalık ve gürültülü patırtılı yerler geliyor. Buna karşılık yavaş şehirler bu bildiğimiz şehir imajının tam zıt tını oluşturuyor. Yavaş şehirler günümüzün yaşam cennetleri haline geldi. 1999 yılında Paolo Saturnini’nin inisiyatifiyle yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla kentlerin kendilerini değerlendirmelerini ve farklı bir kalkınma modeli ortaya koymaları fikrinden çıkmıştır.
Yalnızca nüfusu 50.000’den küçük yerel yönetimlerin tam üye olabildiği Cittaslow ağı günümüzde 28 ülkede 192 üyeye sahiptir. Yavaş kent olabilmek için yetmiş ayrı kriteri sağlaması gerekiyor. Bu kriterler; çevre, altyapı, kentsel yaşam, turizm politikaları gibi farklı alanlarda yoğunlaşıyor. Bunların yanında; sanat, sosyal uyum, misafirperverlik gibi alanlardan oluşuyor. Yavaş kentler kendilerine özgü hayat tarzlarıyla ile turistler için farklı ve orijinal bir imkân oluşturuyor. Turistler bu şehirleri yakından tanımak ve sakin birkaç gün geçirebilmek istiyor, yerel değerlere ve kültüre ilgi duyuyor. Böylece turizm şehrin ekonomisine katkı sağlarken, aynı zamanda yerel kültür ve lezzetler de böylelikle korunuyor. Yavaş şehirlerde yaşam sürdürülebilir olmasıyla da önem kazanıyor. Hava, trafik, gürültü kirliliğinden uzak bu kentlerde, alternatif enerji, ulaşım kaynakları kullanılıyor. Ayrıca bu şehirlerde çevre bilinci ve duyarlılığının da geliştiği gözlemleniyor. Dünyada otuz farklı ülkeden 208 farklı şehir “Yavaş Şehir” unvanıyla anılıyor. Türkiye’nin ilk yavaş şehir unvanını alan kent ise Seferihisar. Eğirdir, Gerze, Akyaka, Gökçeada, Halfeti, Perşembe, Şavşat, Taraklı, Vize, Yalvaç ve Yenipazar, Erzurum’un Uzundere ilçesi de yavaş kent olarak anılıyor.
Elmalı eski çarşıları, arastaları ve dar sokaklarıyla, her adımda tarihin derinliklerine uzanarak Anadolu kültürünü yansıtan, geçmişinin cazibesini bugünlere taşıyan; iklimi, doğa güzellikleri ve sedir ormanları ile büyük bir turizm potansiyeli taşımaktadır. Şehri betonlaştırmak aşırı bina yapımı engellenmelidir. Elmalı vahşi şehirleşmeye dur demeli doğal tarihi dokusu özenle muhafaza edilmelidir. Elmalının en büyük hazinesi binlerce yıldır gelen doğal tarihi dokusundadır. İş ve ticari potansiyeli kültür turizmine destekle artacaktır, dünyada ve ülkenizde bunun örnekleri fazlasıyla süvardır. Elmalı ilçemiz “Yavaş Kent” statüsü nü almasıyla Antalya’nın geniş turizm potansiyeli ile birlikte gelirlerini artıracak ekonomik gücünü yükseltecektir.
