Eskişehir e kısa bir seyahatimde çok güzel girişimcilik örnekleri ile karşılaştım. Aslında hep bildiğim gördüğüm yerlerdi ama girişimci bakış açısıyla bir kez daha baktığımda Türkiye de birçok ile ve ilçeye örnek olabilecek girişimcilik hikâyeleri olduğunu gördüm. Eskişehir Odun Pazarı ilçesi tarihi Geleneksel Türk mimarisi evleriyle zengin bir ilçemiz. Belediyenin yaptığı başarılı restorasyonlarla evler koruma altına alınmış ve birçok ev restore edilerek eski Türk evleri hayat bulmuş. Günümüzde bu semtte yer alan evlerin büyük çoğunluğu halen konaklama amacıyla kullanılsa da restore edilen yapılarda birçok müze, kafe, restoran ve butik otel de yer alıyor. Tarihi evlerin giriş bölümlerinde ve sokaklarda Eskişehir e gezmeye gelenlerin alışveriş yaptığı hediyelik eşya dükkânlarını görebiliyoruz. Aynı zamanda toplu olarak birçok dükkânların olduğu alıveriş merkezleri de var. Bunlar Atlıhan El Sanatları Çarşısı’na, Kurşunlu Camii ve Külliyesi içerisindeki El Sanatları Çarşısı‘na ve bölgede yer alan Arasta Çarşısı sayılabilir. 2012 yılında UNESCO tarafından Dünya Miras Geçici Listesi
‘ne dahil edilen Odun Pazarı, şehrin gezilip görülmesi gereken birçok yeri de bünyesinde bulunduruyor. Anadolu bozkırının ortasında iç Anadolu bölgesine yakın bir yerde kışları uzun süren dondurucu soğuklarına rağmen çevresindeki illerin içinde turizm gelirleri ve ticari potansiyeliyle örnek bir ilimiz Eskişehir. Otuz yıl öncesi üniversite öğrencisiyken cadde ve sokakları toz ve çamurdan geçilmezdi. Eskişehir bir zamanlar bölgenin fakir bir iliydi, şimdi ekonomik gelişmesini hızla sürdüren örnek bir şehir. Yıllardır Belediye Başkanlığı yapan Yılmaz Büyükerşen in katkıları çok büyük. Komşu illerinden başta Kütahya olmak üzere örnek alınması gereken bir ilimiz Eskişehir. Aynı ilkim koşulları ve coğrafyada olmalarına rağmen iki kentin bu derece zıt bir gelişmişlik göstermesine şaşırmamak elde değil. Anadolu’da birçok yerde eski Türk mimarisi evler ve sokaklar kaderine terk edilip birer birer yok edilerek yerleri betonlaşırken Eskişehir aykırı bir şey yapmış eskiyi ayağa kaldırmış ve ondan gelir elde etmenin yollarını öğrenmiş. İşletmelerde sürdürülebilirlik iş kurmada çok önemlidir. Ne kadar mükemmel bir iş kurarsanız kurun sürdürülebilir uygulamalarla desteklemezseniz yaptıklarınız bir süre sonra yok olacaktır.
Tarihi evlerin birçoğunda kurulan el sanatları iş yerleri maddi gelir getiren imkânlarıyla bölgenin canlı ve sürdürülebilir bir ekonomi yaratmasına katkı sağlıyor. Bu ticarethanelerden biriyle sohbetimizde müşterileriniz kimdir diye sorduğumda bana Eskişehir e gelen misafirler yanıtını aldım. Yerli halk bir misafiri geldiğinde mutlaka Odun Pazarı tarihi evleri de gezdiriliyormuş. Bunun dışında yurt içi ve yurt dışından turlar Eskişehir’i programlarına devamlı alıyorlarmış. Japonya dan bile turların geldiğini öğrenmek beni şaşırtmadı. Eskişehirlilerin bölgeye sahip çıkması ve gelişmesi için çaba harcaması takdire değer. Birçok irili ufaklı işletme bu bölgeden gelir sağlıyor.
Benzer potansiyele sahip Antalya, Akseki, İbradı, Gündoğmuş, Elmalı vd. ilçelerimiz tarihi kent dokularıyla benzer ekonomik sıçramayı kolaylıkla yapabilirler. İşsizlikten ve ekonomik sıkıntıdan sürekli göç veren bu tarihi ve önemli ilçelerimizin tarihi dokuları korunursa sürdürülebilir projeler yapılabilir. Yeter ki yerel yöneticilerimiz ve yaşayanlar bu vizyonu görebilsinler…